Balbey Muhtarı Uyaroğlu Yangınlar'dan ve Geçiken İmardan Bıktık 

Muhtar Abdullah Uyaroğlu :3 dönemdir muhtarlığını yaptığım mahallemin malesef bir muhtar ev dahi yok ,mahalle sit alanı içerisine alındığı için Muratpaşa Belediyesi sorumluluğun Büyükşehir belediyesinde olduğunu söylüyor iki başkan bir araya gelip sorun çözülmediği için kendi dükkanımdan muhtarlığı yönetiyorum.Eski sobacılar çarşısı olarak bilinen alanda istenirse hemen muhtarlığımızın hizmet vereceği prefabrik bir yer yapılabilir. Mahallede metruk şekilde binalarda yangılar çıkıyor son 24 saatte 2 boş ev de yangın çıktı.
SİT alanına alınan ve yıllardır problemi çözülemeyen mahallemiz Antalyamızın en eski yerleşim merkezlerinden birisi.Malesef değerlendirilmesi gecikiyor .Mahalle halkının bu konuda şikayetleri yıllardır sürüyor,çözüm bekleniyor.
Zaman zaman diyoruz ya nerede eski Antalyamız keşke böyle kalsa diye...Elbette artılarının yanında eksileri de var, polemiğe girmeden kısa ve net şöyle bir soru sormalıyım izninizle kaçımız tuşlu cep telefonu kullanıyoruz... Pek azımız... Teknoloji sürekli gelişiyor... Örneğin Balbey mahallesi dönemin belediye başkanı, aynı zamanda Antalyamıza büyük eserler de kazandıran sayın Subaşı zamanında Kaleiçi ve Kalekapısı Projesi kapsamında kentsel sit alanı ilan edildi, öyle de kaldı, taş üstüne taş konamadı... Elbette tarihimize sahip çıkmak geleceğimize sahip çıkmaktır. Ama ne yazık ki Balbey mahallesi masa başından korunmaya devam etti ve bugünkü virane haline dönüştü ve dönüşmeye de devam ediyor. Tamam yüksek kat verilmesin ama hakkıyla korunsun... Neden Eskişehir Odunpazarı gibi olmayalım, neden Safranbolu evleri gibi olmayalım, neden Ankara Hamamönü projesi gibi Balbeyimiz olmasın. Evler restore edilir, bir sokak lezzet sokağı, Antalyamızın meşhur yemekleri, cive, şakşuka, hibeş, köfte piyaz vb. tatlıları vs. olabilir diğer bir sokak incik boncuk, keçe sanatı, cam üfleme şekillendirme sanatı olabilir, bir başka sokak bakırcı, demirci kalaycı vs. neden olmasın o kadar zor mu ? Hem mahallemiz yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrar, hem de Mahalle Kültürü yaşatılır. Hasretle ve inançla beklemedeyiz.